Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, teknoparkların temel felsefesinin bilgiyi ticarileştirerek katma değere dönüştürmek ve teknoloji tabanlı yeni işletmelerin sayısını artırmak olduğunu söyledi.
Teknoparklarda girişimciler için temel işletme becerilerinden teknik konulara kadar birçok alanda eğitim ve danışmanlık sağlandığını ifade eden Varank, "Ayrıca, atölyeler, test merkezleri gibi ortak ihtiyaçların karşılanabileceği alanlar sunuluyor, cazip sosyal ve kültürel imkanlarla bu yapılar ideal ekosisteme dönüştürülüyor. Aynı kampüste yer alan firmalar, hem rekabetin hem de iş birliğinin sunduğu avantajlardan en iyi şekilde faydalanıyor. 2001'de ülkemizde sadece 2 olan teknopark sayısı, bugün 56 ilimizde 84'e ulaşmış durumda. Bu Ar-Ge liderliğinde kalkınmaya verdiğimiz önemin göstergelerinden biri." diye konuştu., teknoparkların temel felsefesinin bilgiyi ticarileştirerek katma değere dönüştürmek ve teknoloji tabanlı yeni işletmelerin sayısını artırmak olduğunu söyledi.
Teknoparklarda girişimciler için temel işletme becerilerinden teknik konulara kadar birçok alanda eğitim ve danışmanlık sağlandığını ifade eden Varank, "Ayrıca, atölyeler, test merkezleri gibi ortak ihtiyaçların karşılanabileceği alanlar sunuluyor, cazip sosyal ve kültürel imkanlarla bu yapılar ideal ekosisteme dönüştürülüyor. Aynı kampüste yer alan firmalar, hem rekabetin hem de iş birliğinin sunduğu avantajlardan en iyi şekilde faydalanıyor. 2001'de ülkemizde sadece 2 olan teknopark sayısı, bugün 56 ilimizde 84'e ulaşmış durumda. Bu Ar-Ge liderliğinde kalkınmaya verdiğimiz önemin göstergelerinden biri." diye konuştu.
Teknoparklar için zengin teşvik mekanizması
Varank, teknoparkların en önemli avantajının etkileşime ve teknoloji transferine imkan veren yapıları olduğuna işaret ederek, teknoparklarda girişimcilere çok çeşitli desteklerin sağlandığını dile getirdi.
Bakanlık olarak teknoparkların ihtiyacı olan altyapı, idari bina ve kuluçka merkezi yapımına hibe niteliğinde destekler verdiklerini hatırlatan Varank, şu bilgileri verdi:
"Bugüne kadar 48 teknoparkımıza yaklaşık 555 milyon lira destek vermişiz. Bugünkü değerle yaklaşık 1 milyar lirayı bulan ciddi bir destekten bahsediyoruz. Ayrıca teknoparklardaki işletmelerin, istihdam ettikleri temel bilim mezunlarına ödedikleri maaşın asgari ücrete kadar olan kısmını 2 yıl boyunca bakanlık olarak biz karşılıyoruz. Bunun yanı sıra, teknoparklarımızda birçok teşvik ve muafiyet uygulanıyor. Bu kapsamda, Gelir ve Kurumlar Vergisi istisnası, Gelir Vergisi stopajı desteği, SGK işveren hissesi primi desteği, belli yazılımların tesliminde KDV muafiyeti, projeler kapsamında kullanılacak makine ve ekipmanlar için KDV muafiyeti, Gümrük Vergisi muafiyeti, kuluçka firmalarımıza kira indirimi desteği gibi oldukça geniş bir destek-teşvik mekanizmasıyla teknoloji tabanlı işletmelerin kurulmasını ve gelişimini destekliyoruz. Aslında tüm teşvikler açıkça şunu gösteriyor, firmalarımız yeter ki Ar-Ge yapsın, işini geliştirmenin ve çeşitlendirmenin peşine düşsün. Bakanlığımız yenilikçi, çığır açan, katma değer üreten ve rekabetçi tüm fikirlerin destekçisi ve yanında olmaya devam edecek."
Yazılım öne çıkan sektörlerden
Varank, yazılım, bilgi teknolojileri ve elektrik-elektroniğin teknoparklarda öne çıkan sektörlerden olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Makine, sağlık, biyoteknoloji, malzeme gibi alanlarda da teknoparklarda ciddi ve öne çıkan çalışmalar yapılıyor. Özellikle son yıllarda disiplinler arası çalışmalar sonucu ortaya konulan başarılı ürünler, teknoparklardaki firmaların da bu yönde çalışmalar yapmasına, projeler yürütmesine öncülük ediyor. Teknoparklarımızda çok geniş yelpazede ürünler üretiliyor. Savunma sistemleri, robot teknolojisine sahip ürünler, mobil ultrason cihazı, navigasyon yazılımları, hasta takip ekipmanları, kurumsal yönetim yazılımları, uluslararası başarıya sahip oyunlar, üstün performanslı malzemeler, görüntüleme çipleri, antivirüs yazılımları, çevrimiçi eğitim platformları, mobil uygulamalar, trafik takip sistemleri gibi birçok yüksek teknolojili ürün geliştiriliyor ve gerek ülkemizde gerekse yurt dışında satışları yapılıyor. Üretimdeki bu çeşitlilik, ekonomik katkılarının yanı sıra ülkemizi küresel rekabette üst sıralara taşıyacak önemli bir potansiyeli barındırıyor."
"Milli teknoloji hamlesinin önemli bir ayağı"
"Milli Teknoloji Hamlesi"nin temel hedefinin imalatta yüksek teknolojili ürünlerin payının artırılması ve ithal edilen ürünlerin yerli imkanlarla üretilmesi olduğunu vurgulayan Varank, bu noktada teknoparklarda yer alan işletmelerin büyük öneme sahip olduğunu söyledi.
Varank, teknoparklardaki işletmelerin esnek yapıları sayesinde piyasadaki değişimlere çok çabuk adapte olabildiğini ve yetkinlikleri sayesinde ihtiyaç duyulan ürünleri çok hızlı üretebildiklerini belirterek, "Teknoparklarımız 5 binden fazla firma ve 55 bini aşkın personeliyle özgün teknoloji tedariğine katkı sunuyor ve milli teknoloji hamlemizin önemli bir ayağını oluşturuyor." ifadelerini kullandı.
Teknoparklar ve bu bölgelerde yer alan işletmelerin kritik bir misyonu olduğunu belirten Varank, şunları kaydetti:
"Teknoloji alanında gerçekleştireceğimiz atılımda teknoparklar ve buralardaki firmalar kilit rol oynayacak. Teknoparklardaki işletmelerin sayısının ve niteliğinin artırılması temel stratejik hedeflerimizdendir. Milyar doları aşan girişimler buralarda hayat bulacak ve ülkemizi küresel arenada başarıyla temsil edecekler "Q